Can Gökseven, İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin (İKMİB) 2021 ihracat verilerini değerlendirdi. Kimya sektöründe 2021 Haziran ayında ihracatın 2020 Haziran ayına göre yüzde 66,52 oranında artarak 2,37 milyar dolara ulaştığını vurgulayan Gökseven, bu rakamlara göre en çok ihracat yapan sektörün kimya sektörü olduğuna işaret etti. Kimya ürünleri ihracatı rakamlarının umut verici gelişme kaydettiğini ifade eden Gökseven, yılın ilk yarısında sektör ihracatının geçen yıla göre yüzde 40 büyüyerek 12 milyar dolara ulaştığını belirtti.

Gökseven, temmuz ayında hayata geçirilecek Kredi Garanti Fonu teminatlı programının sektörde ihracatçılara önemli bir katkı sağlayacağına dikkat çekerek, 2021’de sektörde ihracat hedefinin 23 milyar dolar öngörüldüğünü vurguladı. Gökseven’in paylaştığı verilere göre, kimya sektörü ihracatında alt sektörlerde de gözle görülür artışlar oldu. Buna göre bazı ürünlerde haziran ayı ihracatında geçen yıla göre artış oranları şöyle sıralandı; mineral yakıtlar, mineral yağlar ve ürünler (%207,74), organik kimyasallar (%173,55), anorganik kimyasallar (%48,61), eczacılık ürünleri  (%21,16), uçucu yağlar, kozmetikler ve sabun (%6,46).

Gökseven, kimya sektöründe kullanılan hammaddelerin yüzde 70’inin ithal, yüzde 30’unun da yerli üretim olduğuna işaret ederek, ağırlıklı olarak Rusya, Almanya, Irak, ABD ve Çin başta olmak üzere 15 ülkeden ithalat yapıldığını sözlerine ekledi.

“Nante, birinci sınıf tedarikçi tabanı ile eksiksiz bir portföy sunuyor”

2009 yılından bu yana dünya standartlarında üretim yaptıklarını söyleyen Gökseven, tıbbi, aromatik bitkiler ve doğal ekstreler alanlarında da hizmet verdiklerine işaret ederek, Türk endüstrisi için önde gelen tedarikçilerinden biri olduklarını belirtti. Nante’nin bu alanda sayılı firmalardan biri olduğuna söyleyen Gökseven, birinci sınıf tedarikçi tabanı ile mentol kristal, tatlandırıcı ve bitkisel ekstrak ürünleri başta olmak üzere eksiksiz bir portföy sunduklarını vurguladı.

Gökseven, bitkisel lifler, bitkisel proteinler, oleoresinler, ekşi hamur tozları, kafur, aminoasitler, bitkisel yağlar, doğal renklendiriciler ve beta glukan gibi ürünlerin tedarikinde hizmet verdiklerini belirtti. Bu ürünlerden bazılarının bağışıklığı güçlendiren antioksidan etkileri olduğuna işaret eden Can Gökseven, şu ifadeleri kullandı; Özellikle bitkisel bazlı ürünlerde bu etkiler daha fazla görülüyor. Buna bağlı olarak bu ürünlere talep artışı devam ediyor. Ancak bu tür hammaddeler için belli bazı standartlar vardır. Ürünlerin üretiminden saklama koşullarına kadar birçok faktöre kadar ürünlerden beklenen etki için önemlidir. Bu ürünler doğru iklim koşullarında ve uygun şekilde muhafaza edilmelidir. Tedarik zinciri faktörleri de iyi kurgulanmalıdır. Bu faktörlere dikkat edilmezse ürünün kalitesi ve etken madde oranları değişebilmektedir.”