Engelliler Günü nedeniyle düzenlenen forumda; Mimar Sinan Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sibel Yardımcı engellilerin günlük hayatta yaşadığı problemleri, Türkiye Sakatlar Derneği Genel Başkan Yardımcısı Avukat Turan Hançerli engelli hakları ve hukuksal süreci, Prof. Dr. Coşkun Özdemir ise konunun yurt dışında nasıl işlediğini örneklendirdiği forum 3 saat sürdü.

Sarıyer Belediyesi Engelli Koordinasyon Merkezi, engellilerin sorunlarını konuşup, çözüm önerileri sunduğu ‘Engelli Hakları Forumu’ Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde gerçekleşti.

MAHMUT KEMENT: BAŞKAN GENÇ BİR TELEFON KADAR UZAĞIMIZDA

Forum’un açılış konuşmasını yapan Sarıyer Belediyesi Engelli Koordinasyon Merkezi Sorumlusu Mahmut Kement, “Bu toplantının gerçekleştirilme amacı kendi sorunlarımıza kendimizin çözüm bulmasını sağlamaktır” dedi. “Bizler toplumun belki de en kötü koşullarında yaşayan bireyleriz” diyen Kement, “Bu kötü koşullar sanki yokmuş gibi tepkisiz kalıyoruz. Bu da sorunu daha da büyütüyor. Örgütsüz bir toplumda olduğumuz için zaten az olan haklarımız da güvencede değil” şeklinde konuştu.

Kamu yönetiminde ekonomik anlamda bir sıkıntı olduğunda tasarruf noktasında akla gelen ilk kesimin engelliler olduğuna vurgu yapan Kement sözlerini, “Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç Sarıyerliler için gerçekten büyük bir şans. Biz Sarıyerliler olarak bu konuda kendimizi ayrıcalıklı olarak görüyoruz, çünkü başkanımız bir telefon kadar uzağımızda. Bize şimdiye kadar hiçbir konuda hayır demedi” diyerek tamamladı.

Forumun moderatörlüğünü yapan Prof. Dr. Sibel Yardımcı ise forumu başlatan konuşmasında bu forumun hak mücadelesine yaptığı vurgudan dolayı çok önemli olduğunun altını çizdi. “Türkiye’de engelliler korunması gereken kesim olarak görülüyor. Bunun üzerine konuşalım” diyerek konuklara söz hakkı verdi.

TURAN HANÇERLİ: DEVLETLE BİREY ARASINDA ‘YARDIM’ OLMAZ

Türkiye Sakatlar Derneği Genel Başkan Yardımcısı Turan Hançerli, forumda iki soru üzerinde duracağını belirterek, “Bunlardan birincisinin engelli hakları meselesinin nereden çıktığı? İkincisi ise engelli hakları insan haklarından ayrı mı?” soruları olduğunu söyledi. Hançerli konuşmasını, “Devletle birey arasında ‘yardım’ olmaz. Hak ve ödevlerimiz vardır. Yani vergimizi verip karşılığında hizmet alırız. Dolayısıyla sosyal devlet anlayışının gereklerini yerine getirenler bunu sanki lütufta bulunuyormuş gibi yansıtmamalı. Üzerinde durmak istediğim bir diğer konu ise haklarımızı talep ederken bu yolda kiminle yürüyeceğimiz. Engellilerin sorunları işsiz olan gençlerin ya da yoksul olan halkın sorunlarıyla aynı. Bizler bu yüzden küçük gruplar halinde değil, büyük bir kitle olarak adımlar atmalıyız” sözleriyle tamamladı.

COŞKUN ÖZDEMİR: TÜRKİYE’DE UMUT VERİCİ ÇALIŞMALAR VAR

Kas Hastalıkları Dernek Başkanı Coşkun Özdemir ise konuşmasında, kas hastalıklarının çoğunluğunun kalıtımsal olduğunun altını çizdi.

Bu tip hastalıkların genellikle tedavisinin mümkün olmadığını ifade eden Özdemir, son aylarda bu hastalıklar için umut verici çalışmaların başlatıldığını vurgulayarak Türkiye’de 2. Dünya Savaşı’ndan sonra birçok insanın sakat kaldığını ve o dönemlerde çocuk felci hastalıklarının çok yaşandığını ifade etti. “Bu hastalıklarla zaten dünyada var olan Rehabilitasyon kavramı da Türkiye’ye gelmiş oldu” diyen Özdemir, “Rehabilitasyon ile engellilerin geriye kalan yetilerini en iyi şekilde kullanımı sağlanır. Bu konu benim çok ilgimi çekti o dönemlerde ve Danimarka’da bununla alakalı bir eğitim aldım. Bu eğitim sırasında da gittiğim her yerde engelli bireylerin de çok rahat bir şekilde hayatın içinde olduğunu gördüm. O dönemde benim ülkem için hayal olan bir şeydi bu” dedi.

Türkiye’nin tek ihtiyacının aydınlanma olduğunu anlatan Özdemir, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk bu aydınlanmayı ülkemize sağladı ancak biz devam ettiremedik” diyerek sözlerini tamamladı.

SARIYERLİLER SORDU ONLAR YANITLADI

Forum, bu açıklamaların ardından Sarıyerliler’in sorularıyla devam etti.

İzleyicilerin büyük bir dikkatle dinlediği forumda konuşmacılara yöneltilen sorulardan ilki, “Engelliyim, yürümekte zorlanıyorum. Rapor aldım, tekerlekli sandalye almak için SGK’ya gittim. Bu raporla ‘alamazsınız’ dediler, başka bir rapor çıkardım. Onu da kabul etmediler. Bu noktada ne yapmam gerekiyor?” oldu.

Bu soruya yanıt ise Av. Turan Hançerli’den geldi. Turan soruyu şu sözlerle yanıtladı: “Rapora rağmen tekerlekli sandalyenin verilmeyişinin tek açıklamasının bu konulara para harcanmak istememesidir. Bizler hala demokratik bir ülkede yaşıyoruz. Bu yüzden el ele verip, bu düzeni değiştirmeliyiz.”

Bir diğer soru yine tekerlekli sandalyeler hakkında oldu. Vatandaşın “Tekerlekli sandalye alamıyorum. Ne yapmalıyım?” sorusuna cevap yine Av. Turan Hançerli’den geldi. “SGK tekerlekli sandalyeleri temin etmek zorunda” diyen Hançerli, “Vatandaş sandalyesini ya belediyelerden ya da hayır kurumlarından alıyor. Devletin bu konudaki cevabı ise ‘tekerlekli sandalye alacak para yok’ oluyor” dedi.

Vatandaşın yönelttiği sorulardan bir diğeri ise “Engelli istihdamı ile ilgili ne gibi çalışmalar yapılıyor?” oldu. Coşkun Özdemir’in bu soruya verdiği cevap ise istihdamın giderek azaldığı yönünde oldu. Ülkede yaşayan gençlerin yüzde 20’ye yakının işsiz olduğunu söyleyen Özdemir, sorunların ortak olduğunun ve birlikte çözülmesi gerektiğinin altını bir kez daha çizdi.

Forumun sonlarına yaklaşırken Sarıyerli bir vatandaştan gelen son soruya da Mahmut Kement cevap verdi. Engelliler için neden ayrı bir park yapılmıyor diyen Sarıyerliye Kement’in cevabı şu oldu: “Engelli kişiler eşit bireylerdir. Onlar için ayrı bir park yapılmasını doğru bulmuyoruz. Bu noktada hepimizin bir arada rahatlıkla kullanabileceği parklar yapıyoruz.”