Ali Şen CRI TÜRK FM’de Hayri Hiçler’in hazırlayıp sunduğu Süper Spor Saati adlı programda çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Advocaat hem tecrübeli hem bilgili
Fenerbahçe teknik direktörü Dick Advocaat’ın işini çok iyi yaptığını ve tecrübesini sahaya yansıtmayı başardığını söyleyen Ali Şen: “Türkiye'deki dört büyük takıma antrenör ararken ne olması lazım? Bu takımların ikincilikle, üçüncülükle, dördüncülükle tatmin olması mümkün değil. Bu kulüplerin takımlarının şampiyonluk kazanması ve Avrupa'yı garantilemesi gerekir. Aranan özellik, tecrübenin ötesinde, futbol bilgisinin ötesinde, üzerinde hissettikleri baskıyı futbolculara aksettirmemek. Maç anında futbolcunun bir gözü kulübede öbür gözü de tribündeki başkandadır. Eğer ki bir antrenör tecrübesiyle, olabilecek o baskıları atlatabilecek, futbolcuyu rahatlatabilecek durumda değilse işleri zor olur. Bunu Advocaat çok iyi yaptı. Advocaat, Hollanda gibi bir futbol federasyonuna defalarca hocalık yapmış, yetiştirdiği bir sürü futbolcu bugün teknik direktör olarak Avrupa'nın çeşitli takımlarında. A; tecrübe, müthiş. B; bilgi, evet.”
“Şenol Güneş’e 10 üzerinden 10 veriyorum”
Ali Şen, Şenol Güneş’in Şenol Güneş’in Türk futbolunda iz bırakan bir kişi olduğunu şu sözlerle ifade etti: “Şenol Güneş'e 10 üzerinden 10 veriyorum. Ben Şenol'un yöneticiliğini yaptım 1976 yılında, milli takım sorumlusuydum. Çok yakından tanıyorum. Üzüldüğüm şu ki ben iki defa Fenerbahçe'ye başkan oldum. Her ikisinde de şampiyon oldum, her ikisinde de karşıma Trabzon geldi. Kadere bak. Öğretmen, eğitmen, sporcu, dünya üçüncüsü, Kore'de ciddiyetiyle iz bırakan bir isim Şenol Güneş.”
“Abdullah Kiğılı ve Şenes Erzik’in istifalarına ben neden oldum”
Hayri Hiçler, Ali Şen’e son yıllarda artan cazalar hakkındaki görüşünü sordu ve “İbrahim Hacıosmanoğlu bir buçuk yılda bir yıl ceza almış. Bu olaya ne diyorsunuz” şeklindeki sorusuna Ali Şen, kişilerin bulundukları konuma pozisyon alarak ellerinden gelen savunmayı yapması gerektiğini söyledi. Ali Şen: “Cezalar ezelden beri var, bazılarında daha fazla bazılarında az. Şunu iyi ayırmak lazım. Büyük kulüp başkanıyken, federasyonda başkan veya yönetimde görev aldığınız zaman iki türde ayrı icraat görürsün. Futbol federasyonunda görev alırken, Fenerbahçe'nin sahasının kapatan, ceza veren ilk kişi benim. Türkiye'de üç büyükler içinde ilk ceza alan Fenerbahçe'dir; çünkü kitap öyle söylüyor. Kulüp başkanlığı görevine başladığınız zaman, kulüp menfaatleri için bunlara bakmanız lazım. Ben Fenerbahçe başkanıyken, Abdullah Kiğılı ve Şenes Erzik gibi çok yakın arkadaşlarımın federasyon başkanlıklarından istifa etmelerine neden oldum. O zaman bunlardan keyif almadım; ama kulüp yönetirken o kulübün menfaatleri ile federasyon arasında çatışma çıkınca bunlar oluyor. Benim futbol federasyonu ile hiçbir alışverişim olmadı. Futbol federasyonu ile aramızdaki birinci köprü hakemlerdir. Hakemlere o yıllarda Avrupa'da ismen en çok destek veren bendim. Türk futbolunda önce hakemler sonra futbolcular sonra biz kulüp yöneticileri gelir dedik. Avrupa'ya birçok hakemimizi gönderdik o dönem. Bugün örneğin, Aziz Yıldırım 19 yıldır başkan. Milyonlarca Euro yatırım yapıyorsunuz, hakem bir düdüğüyle yatırımınızı alt üst ediyor. Avrupa'daki maçlardaki hakemler bizden de beter. Bizim Merkez Hakem Komisyonu Başkanımız Namoğlu, herkesten fazla üzülüyordur; ama gayet tabi ki hakemlere sahip çıkmak durumunda. Böyle bir açmaz. İnşallah daha iyi olur” dedi.
Adres : Rasimpaşa Mh. Bayramyeri Sk. Çağdaş İş Merkezi No: 19 Kat: 2/14 Kadıköy / İSTANBUL
Telefon : 0216 330 10 04
Web : http://www.gmedya.com
E Posta : [email protected]